Kıl dönmesi, tıpta pilonidal sinüs olarak adlandırılan, vücudun çeşitli bölgelerinde gelişebilen bir cilt problemidir. Başlangıçta herhangi bir semptoma neden olmayan bu durum, kılların deri altına saplanması ve burada belli bir süre sonra enfeksiyon geliştirmesiyle açığa çıkar. Gelişen enfeksiyon nedeniyle kişilerde kıl dönmesi gerçekleşen bölgede ağrı ve hassasiyet şikayetleri görülebilir. Kıl dönmesi tedavi edilmesi gereken bir sağlık problemidir. İlerlemesi dahilinde açığa çıkabilecek olan semptomların şiddeti artabilir ve gündelik hayat ciddi ölçüde olumsuz etkilenebilir.
Günümüzde ameliyatsız kıl dönmesi tedavileri geliştirilmiştir. İlaç tedavisinin, sıcak banyo ve temizliğin veya topikal ilaçların yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi prosedüre başvurmadan önce ameliyatsız kıl dönmesi tedavileri gündeme gelir.
Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisi Kimler İçin Uygundur?
Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi, kıl dönmesi problemi yaşayan bazı hastalar için önerilen bir yöntemdir. Doktor tarafından yapılacak değerlendirme ardından hastanın cerrahi prosedüre ihtiyaç duyup duymadığı belirlenir. Genellikle aşağıdaki koşullara sahip olan bireyler için ameliyatsız tedavi yöntemleri önerilebilir.
- İlk kez ortaya çıkan kıl dönmesi vakasına sahip kişiler
- Hafif ve kontrol altına alınmış iltihaplanma problemi yaşayan kişiler
- Tekrarlayan kıl dönmesi vakaları yaşayan kişiler
- Ameliyat riski bulunan kişiler
Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisi Yöntemleri Nelerdir?
Kıl dönmesi probleminin ciddi enfeksiyonlara sebep olmadığı vakalarda ameliyatsız tedavi yöntemlerine başvurulur. Genellikle kuyruk sokumunda gerçekleşen kıl dönmesi çeşitli müdahaleler ile kontrol altına alınabilir. Bu noktada ilk sırada ilaç tedavileri yer alır. Gelişen enfeksiyonun kontrol altına alınması ve iltihaplanmayı azaltma adına antibiyotiklerden faydalanılabilir.
Bir sağlık uzun tarafından kıl dönmesi gerçekleşen bölgeye drenaj uygulanarak iltihabın boşaltılması sağlanabilir. Böylece iyileşme süreci hızlanabilir. Kullanılacak olan topikal ilaçlar ile bölgedeki enfeksiyon ve iltihaplanma hafifletilebilir. Doktor, sıcak su banyoları yapılması önerebilir ve bölgesel temizlikte dikkat edilmesi gereken başlıklara değinebilir. Doğru hijyen uygulamaları ile tedavi desteklenebilir.
Günümüzde lazerle ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi gerçekleştirebilmek mümkündür. Kendi içinde farklı gruplara ayrılan bu tedavi yöntemleri ile cerrahi prosedürlere gerek duymadan kıl dönmesi tedavisi sağlanabilir. Lazerle tedavinin haricinde kristalize fenol uygulaması, mikrosinüsektomi veya bu her 2 uygulamanın bir arada uygulandığı tedavilerde uygulanabilir.
Kristalize fenol uygulamasında kıl köklerinin temizlenmesi ve bölgenin iyileşmesi için hücresel hareketlilik desteklenir. İki uygulamanın kombinasyonu ile daha güçlü bir etki elde edilebilir. Tüm yöntemler lokal anesteziyle gerçekleştirilir ve işlem süresi yaklaşık olarak 10 dakikadır. Tedaviler ardından kişiler aynı gün içerisinde günlük hayatlarına devam edebilirler.
Lazerle Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisi Nedir?
Lazerle ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi, çok sık tercih edilen, cerrahi müdahalelere ihtiyaç duymadan gerçekleştirilen bir tedavi şeklidir. Lazer teknolojisi kullanılarak kıl dönmesi görülen bölgenin tedavi edilmesi sağlanır. Lokal anestezi altında gerçekleştiren işlemle, kıl dönmesi gerçekleşen bölgedeki saç köklerini yok etmek için yoğun ışık enerjisi kullanılır. Lazer ile kıl dönmesinin gerçekleştiği tünel bir diğer adıyla sinüs kapatılabilir.
Lazerle kıl dönmesi tedavisi ameliyat gerektirmeyen bir seçenek olması nedeniyle avantajlı bir uygulamadır. Ameliyat sonrasında herhangi bir dikişe ihtiyaç duyulmaması, kişilerin anestezi almaması ve iyileşme sürecinin hızlı olması lazer yönteminin tercih edilirliğini arttırır.
Lazerle kıl dönmesi tedavisi belirli hastalarda uygulanabilen bir yöntemdir. Hafif vakalarda veya ameliyat riskinin yüksek olduğu durumlarda tercih edilir.
Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisinde Kristalize Fenol Yöntemi Nedir?
Kristalize fenol yöntemi, ameliyatsız kıl dönmesi tedavisinde sıkça uygulanan yöntemlerden biridir. Pilonidal sinüs üzerinde gerçekleştirilecek olan işlemler ile kıl dönmesi probleminin tedavi edilmesi sağlanır. Lokal anestezi altında gerçekleştirilen işlemler sırasında hasta herhangi bir ağrı veya acı hissetmez.
Kimyasal koterizasyon prensibine dayanan bu yöntem genellikle erken dönem kıl dönmesi hastalarında uygulanır. Dikiş gerektirmemesi ve pansuman ihtiyacın ortadan kaldırılması tedavi yönteminin tercih edilirliğini arttırır. İşlem süresi sadece 5 dakika olurken etkili bir tedavi için bu işlemin 2 veya 3 kez tekrarlanması gerekebilir.
Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi hakkında detaylı bilgi için Whatsapp iletişim hattımıza ulaşabilirsiniz.
Kristalize Fenol Tedavisi Nedir?
Kristalize fenol tedavisi, fistül ağzından girilerek fistül içerisinde bulunan kılların temizlenmesi ve burada yer alan keseciklerin içine kristalize fenol enjekte edilmesi işlemlerine dayanır. Gerçekleştirilen enjeksiyon ile sinüsün iç yüzeyinin tahrip edilmesi ve bölgenin iyileşmeye teşvik edilmesi sağlanır. Genellikle erken dönem kıl dönmesi vakalarında tercih edilen bu yöntem ardından kişiler ertesi gün normal hayatlarına kolayca devam edebilir. Tedaviye erken başlanılması halinde daha düşük bir seans sayısı ile başarı elde edilebilir.
Kristalize fenol yönteminin çeşitli avantajları bulunur. Cerrahi müdahaleye gereksinimi ortadan kaldıran bu yöntem ile ameliyat olmaktan çekinen veya olamayan hastaların da etkili bir şekilde kıl dönmesi problemi tedavi edilebilir. Herhangi bir dikişe ihtiyaç duyulmadığından ameliyat sonrası herhangi bir iz oluşumu söz konusu değildir. İyileşme süreci ise diğer yöntemlere göre çok daha hızlı ve az ağrılıdır.
Kristalize fenol yöntemi her hasta için uygun olmayabilir. Bu nedenle yöntem belirlenirken doktorun detaylı incelemeleri son derece önemlidir. Kristalize fenol yönteminin etkinliği kişiden kişiye değişebilir. Genellik kıl dönmesinin ilk aşamada olduğu durumlarda tercih edilir. Yoğun iltihaplı durumlarda hastalar cerrahi müdahalelere yönlendirilebilir.
Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisinin Avantajları Nelerdir?
Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisinin çeşitli avantajları bulunur. Öncelikle ameliyat olmaktan çekinen veya cerrahi riske sahip kişiler için tercih edilebilir yöntemlerdir. Kişiler genel anestezi almadan sadece lokal anestezi yardımıyla operasyon geçirebilirler. Böylece ameliyat sonrasında karşılaşılabilecek olan komplikasyon riski de azalabilir.
Ameliyatsız tedavi yöntemleri cerrahi yöntemlere kıyasla daha az ağrılıdır. Hastalar işlemler ardından konforlu bir iyileşme süreci geçirebilirler. İş hayatlarına kısa bir süre içerisinde geri dönebilirler.
Ameliyatsız tedavilerde herhangi bir kesi açılmadığından uygulamalar sonrasında herhangi bir dikiş ihtiyacı doğmaz. Böylece kişiler daha hızlı bir şekilde iyileşebilir veya dikiş aldırma gibi bir işleme ihtiyaç duymazlar. Dikiş izi gibi ameliyat iziyle karşılaşmalar. Lazer uygulamaları veya diğer yöntemlerde hücresel hareketlilik sağlandığında sadece ufak çaplı bir iz ile karşı karşıya kalınabilir.
Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisinin Dezavantajı Var Mıdır?
Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisinin avantajları bulunduğu kadar bazı dezavantajları da söz konusudur. Ameliyatsız yöntemler genellikle kıl dönmesi probleminin başlangıç evresinde olan kişiler için tercih edilir. Ameliyatsız yöntemler kıl dönmesinin tamamen ortadan kaldırmada cerrahi müdahaleler kadar etkili olmayabilir. Bu nedenle işlem sonrasında kişiler yeniden kıl dönmesi problemiyle karşı karşıya kalabilirler.
Ameliyatsız tedavi yöntemleri cerrahi yöntemlere göre daha uygun maliyetli olabilir. Ancak kıl dönmesinin sık sık tekrarlaması kişilerin birden fazla kez ameliyatsız tedavilere başvurmasına ihtiyaç yaratabilir.
Ameliyatsız yöntemler yoğun iltihaplı durumlarda tercih edilmemektedir. Bu tür durumlarda hastalar cerrahi müdahalelere yönlendirilir.
Hastanın sağlık durumunun iyileştirilmesi ve yapılan tedavinin maksimum etkiye sahip olması için doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir. Ameliyatsız yöntemlerin uygulanabilmesi için kıl dönmesinin erken evrelerde olması gerektiği unutulmamalıdır. Bu nedenle kıl dönmesi belirtisi gözlemlenmesi halinde kişilerin bu durumu aksatmadan bir sağlık uzmanına danışması tedavi sürecinin daha kolay bir şekilde atlatılmasını sağlayabilir. Ameliyatsız yöntemler ile kıl dönmesinden kaynaklı gelişebilecek olan şiddetli semptomlar önlenebilir.